BİR KUNDAKLAMANIN/KUNDAKÇININ HİKAYESİ

 BİR KUNDAKLAMANIN/KUNDAKÇININ HİKAYESİ


Anayasamızdaki Temel Hak ve Özgürlüklerden biri de mülkiyet hakkıdır. Mülkiyet hakkının ihlal edilmesi ile ilgili hükümler de açıktır: Türk Ceza Kanunu m. 151’de başkasının taşınır veya taşınmaz malını kısmen veya tamamen yıkmak, tahrip etmek, yıkmak, bozmak, yok etmek, kullanılmaz hale getirmek, kirletmek, sahipsiz bir hayvanı öldürmek, işe yaramayacak hale getirmek, değerinin azalmasına neden olmak eylemleri suç olarak tanımlanmıştır.


Mala Zarar Verme başlıklı 151. maddesine göre; Başkasının taşınır veya taşınmaz malını kısmen veya tamamen yıkan, tahrip eden, yok eden, bozan, kullanılamaz hale getiren veya kirleten kişi, mağdurun şikâyeti üzerine, dört aydan üç yıla kadar hapis veya adli para cezası ile cezalandırılır. (ASLİYE CEZA MAHK.) 


Bir ansiklopedik bilgi olarak kundaklama veya kundakçılık; kötü amaçlarla herhangi bir malı, binayı veya araziyi ateşe vermektir. Kundakçılık kasıtlı ve kötü amaçlı olması yönüyle kazara meydana gelen yangınlardan ayrılır ve pek çok ülkenin yasalarına göre suçtur. Yani anayasamızdaki temel hak ve özgürlüklerden olan mülkiyet hakkının ihlal edilmesinin yollarından biri de KUNDAKÇILIKTIR. 


Bu kadar teorik anayasal ve ansiklopedik bilgiyi somutlaştıracak bir örnek olay yok mu?


Var elbet. Dinleyelim…


22 Temmuz 2022 gecesinin zifiri karanlığı,  saat sabah 4 suları… Hani derler ya: “Gecenin en karanlık anı şafağa en yakın anıdır.” İşte öyle bir vakitte, in cin uykudayken…  Bu siyahlık ve sessizlikten daha karanlık ve sinsi eller iş başındaydı… Ne yapacaktı ki bu eller?  Köyün dört bir yanında jandarmaların kol gezmesi mi engelleyebilirdi onları yapacaklarından? Ya bir gören olursa, ya yakalanırsak diye bir kaygıları var mıydı acaba? Daha önce aleni işledikleri suçlardan yana dur bakalım diyen birileri olmuş muydu kendilerine? Bunların saçma sapan sorular olduğunu kim ne zaman anlardı ki? Cürümlere alışık olan o karanlık eller birer terörist edasıyla hain planlarını uyguluyorlardı.


Her günah ve suçu gönül rahatlığıyla işlemeyi kendine hak sayan kirli ellerden sıçrayan ateş bir kamyonetin içinde bir alev topu gibi parlamıştı. Her tarafına benzin döküldüğü için birden alevler bütün kamyoneti sarıp yok etmişti.


 Hayvanların yıllık rızkı olan saman ve yem de alevlere esir düşerek yok olmuş, hayvanlar açlığa mahkûm edilmiş ve saman alevi gibi gelip geçici olmayacak derin izler ve küller bırakmıştı geriye… 


Yanan şeyler birkaç çer çöp değil, evlerine defalarca saldırılmış ve son olayda da başından feci şekilde yaralanan İlhan Cunedioğlu’nun, anayasal bir hak olan mülkiyet hakkı kapsamındaki evinin önünde bulunan kamyonet ve samanlığıdır.


Garip olan şu ki köyün her tarafında mal ve can emniyetini sağlamak gayesi ile bulunan jandarmalara rağmen bu suçu elini kolunu sallayarak işleyenler kimlerdi? 


Bu kirli eller daha önce “Geleceğin Katil Adayları” yazımızda adını Üçlü Çete içerisinde zikrettiğimiz Halit Oğlu Musa Cunedioğlu’ndan ve suç ortağından (kamera kayıtlarından ismi tespit edilerek savcılığa bildirildi) başkası değildi.  


Pek sevgili olmayan Kundakçı Musa ve suç ortağı! 

İnsanlara korku pompalamak ve terör estirmek için her haltı yiyebileceğinizi ve bunların yanınıza kâr kalacağını mı sanıyorsunuz?


HAYVANLARI ASTINIZ, VAHŞİCE ÖLDÜRDÜNÜZ AMA YETMEDİ, AÇ VE SUSUZ KALAN HAYVANLARA YEM VE SU VERMEK İSTEYEN SURİYELİ ÇOBANI DÖVÜP MOTORU PARÇALADINIZ YİNE YETMEDİ.


 HAYVANLARIN YILLIK RIZKI OLAN SAMAN VE YEMLERİ YAKTINIZ,  ARAÇ KUNDAKLADINIZ VE DAHA NİCELERİ…


 (Maddi zararın bir bölümüne somut örnek: Saman yaklaşık 25 bin TL,  kamyonet yaklaşık 150 bin TL, asılan ve telef edilen yaklaşık 100 bin TL ederinde dili olmayan ve sizi Allah’a şikayet edecek olan koyun ve daha sayılmayan diğerleri…) 


Siz teröristliğe mi soyundunuz? Zulmünüze zulüm katarak insanları sindirebileceğinizi mi sanıyorsunuz? Yanlış yolda olduğunuzu anladığınızda iş işten geçmiş olacak muhtemelen…. 


(Ha bu arada muhtemelen ailen sana Hz. Musa Peygamber gibi bir cesaret ve  iyi bir ahlaka sahip olman ümidiyle Musa ismini vermiş ve bu maksatla hatta İmam Hatip Lisesinde okutmuşsa da sen firavun cesareti ve kötü ahlakıyla şeytana uyduğunu apaçık göstermiş oluyorsun maalesef. Dileriz ki Allah, -Fatiha Suresinde dediğimiz gibi- sana hidayet nasip edip seni doğru yola iletsin.)


Yine anlamayacağınızı biliyoruz ama biz tekrar edelim: Ortada faili net olarak ortaya çıkarılmamış bir adli vaka var. Öldüren her kimse, kimlerse, kimlerdense cezasını devlet eliyle, hukuk tarafından bulacak.


 Şimdiye kadar gözü dönmüşçesine yapılan her saldırının ve saldırganlığın ölüme gidilen o kirli değirmene su taşıdığı gün gibi ortada olduğu gibi intikam hırsıyla toplumsal felaketlere yol açacak BU TERÖR EYLEMLERİNİN savunulacak hiçbir tarafının olmadığı açık ve nettir.


İlhan Cunedioğlu’na ait ve evinin bahçesinde bulunan araç ve samanlığı KUNDAKLAMAK suretiyle yakan Halit Oğlu Musa Cunedioğlu ve suç ortağını kamu vicdanına ve adli makamlara, kolluk kuvvetlerine yeniden bildiriyoruz!

 Kamera kayıtları, yanan araç ve samanlık ayan beyan ortadadır.


 Tüm bunlara rağmen suçluların elini kolunu sallayarak gezmesine müsaade edilirse benzer olaylar yaşanmaya devam edecektir. Bu köyde ve elbette ülkenin herhangi bir yerinde işlenen hiçbir suç cezasız kalmamalıdır. Devletimize güveniyoruz ve adaletin tecelli etmesini sabırla bekliyoruz.


✔✔ Kan dökülürse, bir yer kundaklanırsa, insan ya da hayvan tek bir canlıya zarar verilirse eğer,  bunun sorumlusu daha önceki saldırıları da organize eden Muhtar Abdurrahman Cunedioğlu ve aparat olarak kullandığı damadı Mehmet Ali Cunedioğlu’dur.

  


 
 


 
  
 
 


 




 








Bu blogdaki popüler yayınlar

ALLOŞ

BEN DEVLETİM

BİZ KİMİZ?